INTRODUCTION: Autoimmune hepatitis (AIH) is a chronic liver disease characterized by increased inflammation formation in hepatocytes, which can progress to liver failure if not treated. The aim of this study was to compare patients with and without anti-F-actin staining pattern in the anti-smooth muscle antibodies (ASMA) positive population in terms of the presence of type 1 AIH using clinical and laboratory data.
METHODS: The study included 240 ASMA positive patients, 120 of whom had anti-F-actin staining and 120 without. After treating HEp-20-10 cells with samples from the patients, tests were done to check for anti-filamentous-actin (F-actin) staining and ASMA positivity using indirect immunofluorescence.
RESULTS: Antinuclear antibody (ANA) positivity was 45.8% in patients with an anti-F-actin staining pattern and 29.2% in those without (p=0.008). ASMA titers were higher in the anti-F-actin staining group than in the group without anti-F-actin staining (p<0.001). Laboratory findings showed higher AST, ALT, and immunoglobulin G values in the anti-F-actin group (p values <0.001, 0.002, and 0.006, respectively). Among type 1 50 AIH patients, 60% of those with an anti-F-actin staining pattern tested positive for ANA, while only 40% of those without this pattern did (p=0.123). In type 1 AIH patients, the anti-F-actin staining pattern associated with greater AST, ALT, GGT, total bilirubin, and CRP (p values <0.001, <0.001, <0.001, 0.015, 0.015, respectively), but albumin was lower (p=0.009). The research focused on young females aged 15 to 25 who had high levels of anti-F-actin antibodies, making up 48.7% of type 1 AIH cases. 25% of anti-F-actin-like staining patients were 15–25-year-old women. 66.6% of 15–25-year-old women had type 1 AIH. The group with anti-F-actin staining showed no link between actin titer and ANA positivity (p = 0.210), whereas type 1 AIH was considerably higher with a higher titer (p<0.001). As the ASMA titer grew, the number of patients with type 1 AIH dramatically increased (p<0.001). As actin titer increased, ASMA titer also considerably increased (p<0.001). A diagnosis of type 1 AIH was found in 20.2% of patients with anti-F-actin titers of 1/160, while 56.5% of patients with titers of 1/320 and higher had a diagnosis (p<0.001).
DISCUSSION AND CONCLUSION: Anti-F-actin antibodies can be found in various diseases, including both liver and non-liver diseases, usually at low levels, but they are of great importance for the diagnosis of type 1 AIH, especially in young women.
GİRİŞ ve AMAÇ: Otoimmün hepatit (OİH), hepatositlerde artmış inflamasyon oluşumu ile karakterize, tedavi edilmediği takdirde karaciğer yetmezliğine kadar ilerleyebilen kronik bir karaciğer hastalığıdır. Bu çalışmanın amacı anti-düz kas antikorları (ASMA) pozitif popülasyonda anti-F-aktin boyanma paterni olan ve olmayan hastaları klinik ve laboratuvar verilerini kullanarak tip 1 OİH varlığı açısından karşılaştırmaktır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Çalışmaya 120’sinde anti-F-aktin boyanması olan ve 120’sinde olmayan 240 ASMA pozitif hasta dahil edilmiştir. HEp-20-10 hücreleri hastalardan alınan örneklerle muamele edildikten sonra, indirekt immünofloresan kullanılarak anti-filamentöz-aktin (F-aktin) boyanması ve ASMA pozitifliğini kontrol etmek için testler yapılmıştır.
BULGULAR: Antinükleer antikor (ANA) pozitifliği anti-F-aktin boyanma paterni olan hastalarda %45,8 iken olmayanlarda %29,2 idi (p=0,008). ASMA titreleri anti-F-aktin boyanma paterni olan grupta anti-F-aktin boyanma paterni olmayan gruba kıyasla daha yüksek bulunmuştur (p<0.001). Laboratuvar bulguları anti-F-aktin grubunda daha yüksek AST, ALT ve immünoglobulin G değerleri göstermiştir(p değerleri <0.001, 0.002 ve 0.006, sırasıyla). 50 Tip 1 OİH hastaları arasında, anti-F-aktin boyanma paterni olan hastaların %60’ı ANA pozitifliği gösterirken, olmayanların oranı %40 bulunmuştur (p=0,123). Tip 1 OİH hastaları arasında, anti-F-aktin boyanma paterni daha yüksek AST, ALT, GGT, total bilirubin ve CRP ile ilişkili bulunmuştur (p değerleri sırasıyla <0,001, <0,001, <0,001, 0,015, 0,015), ancak albümin daha düşük bulunmuştur (p=0,009). Araştırma, yüksek düzeyde anti-F-aktin antikorlarına sahip olan ve tip 1 OİH vakalarının %48,7’sini oluşturan 15-25 yaş arası genç kadınlara odaklanmıştır. Anti-F-aktin benzeri boyanan hastaların %25’i 15-25 yaş arası kadınlardan oluşmuştur. 15-25 yaş arası kadınların %66,6’sında tip 1 OİH saptanmıştır. Anti-F-aktin boyaması olan grupta aktin titresi ile ANA pozitifliği arasında bir bağlantı görülmezken (p=0.210), tip 1 OİH’te aktin titresi daha yüksek bulunmuştur. (p<0.001). ASMA titresi arttıkça, tip 1 OİH’li hasta sayısı dramatik bir şekilde artmıştır (p<0,001). Aktin titresi arttıkça ASMA titresi de önemli ölçüde artmıştır (p<0.001). Anti-F-aktin titresi 1/160 olan hastaların %20,2’sine tip 1 OİH tanısı konulurken, 1/320 ve üzeri titreye sahip hastaların %56,5’ine tanı konulmuştur (p<0,001).
TARTIŞMA ve SONUÇ: Anti-F-aktin antikorları, hem karaciğer hem de karaciğer dışı hastalıklar dahil olmak üzere çeşitli hastalıklarda genellikle düşük seviyelerde bulunabilir, ancak özellikle genç kadınlarda tip 1 OİH tanısında büyük önem taşımaktadır.