GİRİŞ ve AMAÇ: Kan kültürü, kan dolaşımı enfeksiyonlarının tanısında altın standart olup, mikroorganizmaların izole edilip antibiyotik duyarlılık testlerinin çalışılmasına olanak sağlamaktadır. Bu çalışmanın amacı; kan kültürlerinden izole edilen mikroorganizmaların dağılımı ve antibiyotik direnç profilini belirleyerek ampirik tedavide yol gösterici olmaktır.
YÖNTEM ve GEREÇLER: Bayburt Devlet Hastanesi Mikrobiyoloji Laboratuvarı Mayıs 2019 - Mayıs 2022 tarihleri arası kan kültürü sonuçları, retrospektif olarak taranarak çalışmaya dahil edildi. Kan kültürleri BacT/ALERT (BioMérieux, Marcy l’Etoile, France) otomatize sisteminde inkübe edildi. Pozitif sinyal veren şişeler çikolata agar, %5 koyun kanlı agar ve eozin methylene blue (EMB) agara ekim yapılarak 37°C’de 24-48 saat inkübe edildi. Bakteri tanımlaması geleneksel yöntemlerle, antibiyotik duyarlılığı disk difüzyon yöntemiyle çalışıldı.
BULGULAR: Laboratuvara kabul edilen 4.902 kan kültürünün 3.778 (%77,1)’inde üreme olmadı. Üreme olan 1.124 (%22,9) kan kültürünün 860 (%76,5)’ında gram pozitif bakteri, 244 (%21,7)’ünde gram negatif bakteri ve 20 (%1,8)’sinde maya türü mantar saptandı. Üreyen cilt flora elemanları kontaminasyon açısından incelendi ve kontaminasyon oranı %9,9 (n: 488/4.902) idi. Tespit edilen gram pozitif bakteriler sıklık sırasına göre; koagülaz-negatif stafilokoklar, Staphylococcus aureus ve Enterococcus spp idi. Gram negatif bakterilerin görülme sıklığı ise sırasıyla; Escherichia coli, Klebsiella spp, Enterobacter spp, Brucella spp, Acinetobacter spp, Proteus spp, Pseudomonas spp ve Citrobacter spp idi. Enterobacteriaceae ailesinde penisilin, sefalosporin, kinolon grubu antibiyotiklere ve trimetoprim-sülfametoksazole %50’nin altında duyarlılık oranları saptanırken karbapenem ve aminoglikozid grubu antibiyotiklerden imipenem ve amikasine %50’nin üzerinde duyarlılık oranları saptandı. Koagülaz-negatif stafilokokların %60’ı, S. aureus izolatlarının %20’si metisilin dirençliydi. Enterococcus spp izolatlarının tümü vankomisin, teikoplanin ve linezolide duyarlıydı.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Bayburt ilinde, metisilin dirençli stafilokok izolatlarının varlığı ve enterokok izolatlarının vankomisine duyarlı olması nedeniyle, vankomisin gram pozitif bakterilere yönelik ampirik tedavi için güvenilir bir seçenektir. Ayrıca gram negatif etkenler için aminoglikozid ve karbapenem grubu antibiyotikler penisilin ve sefalosporin grubu antibiyotiklere göre daha iyi tercih olacaktır. Bu tür kümülatif antibiyotik duyarlılık verileri ampirik tedavi için yol göstericidir ve akılcı antibiyotik kullanımına yöneltmektedir.
INTRODUCTION: Blood culture is the gold standard in the diagnosis of bloodstream infections and allows the isolation of microorganisms and antibiotic susceptibility tests. The aim of this study is to determine the distribution and antibiotic resistance profile of microorganisms isolated from blood cultures and to guide empirical treatment.
METHODS: Blood culture results of Bayburt State Hospital Microbiology Laboratory between May 2019 and May 2022 were retrospectively reviewed and included in the study. Blood cultures were incubated in the BacT/ALERT (BioMérieux, Marcy l’Etoile, France) automated system. Vials with positive signals were inoculated on chocolate agar, 5% sheep blood agar and eosin methylene blue (EMB) agar and incubated at 37°C for 24-48 hours. Bacterial identification was performed by conventional methods and antibiotic susceptibility was determined by disk diffusion method.
RESULTS: There was no growth in 3,778 (77.1%) of 4,902 blood cultures accepted to the laboratory. Of the 1,124 (22.9%) blood cultures that grew, 860 (76.5%) grew gram positive bacteria, 244 (21.7%) grew gram negative bacteria and 20 (1.8%) grew yeast type fungi. The skin flora elements were analyzed for contamination and the contamination rate was 9.9% (n: 488/4,902). The gram positive bacteria detected were coagulase-negative staphylococci, Staphylococcus aureus and Enterococcus spp in order of frequency. Gram-negative bacteria were Escherichia coli, Klebsiella spp, Enterobacter spp, Brucella spp, Acinetobacter spp, Proteus spp, Pseudomonas spp and Citrobacter spp. While susceptibility rates to penicillin, cephalosporin, quinolone group antibiotics and trimethoprim-sulfamethoxazole were below 50% in Enterobacteriaceae family, susceptibility rates to carbapenem and aminoglycoside group antibiotics imipenem and amikacin were above 50%. Sixty percent of coagulase-negative staphylococci and 20% of S. aureus isolates were methicillin resistant. All Enterococcus spp isolates were susceptible to vancomycin, teicoplanin and linezolid.
DISCUSSION AND CONCLUSION: In Bayburt province, vancomycin is a reliable option for empirical treatment of gram-positive bacteria due to the presence of methicillin-resistant staphylococcal isolates and the susceptibility of enterococcal isolates to vancomycin. In addition, aminoglycoside and carbapenem group antibiotics would be better choices than penicillin and cephalosporin group antibiotics for gram negative agents. Such cumulative antibiotic susceptibility data are instructive for empirical treatment and lead to rational antibiotic use.